Psikiyatri, Nörolojiden nasıl ayrılır?

 

Psikiyatri, tıbbın en çok tartışılan branşıdır. Bunun en önemli sebebi uğraştığı organ olan beynin sırlarının tüm diğer organlardan daha fazla olmasıdır. Modern tıp insan bedenindeki tüm major organlara tek bir dahiliyeci ve tek bir cerrah koltuğu ayırmışken, beyin denen organa iki dahiliyeci bir cerrah koltuğu ayırmıştır. Bunun nedeni beyin denilen organın işlevleri (davranış) organın kendisini inceleyerek tam olarak açıklanamamaktadır. Halbuki modern tıp  tüm diğer organların işlevleri, organın kendisini inceleyerek açıklayabilmektedir. Örneğin karaciğerin kendisine bakarak, dokusu incelenerek nasıl safra salgıladığı, kanın içeriğine nasıl müdahele ettiği neredeyse tamamen açıklanabilmektedir. Aynı şekilde, böbreğin kendisine bakılarak, dokusu detaylı bir şekilde incelenerek, nasıl kanı temizlediği, nasıl idrar oluşturduğu her türlü detayına kadar bilinmektedir. İnsanoğlu bazı organları o kadar iyi çalışmıştır ve keşfetmiştir ki böbreğin işlevlerini tamamen taklit eden diyaliz makinesini icat etmiş, kalbin işlevlerini tamamen  taklit eden pilli yapay kalpler icat etmiştir (LVAD). Beyin dışında insan bedeninde olup biten hemen hemen her şey Modern Tıp tarafından detaylarına kadar bilinmektedir, deyim yerindeyse, modern tıp insan bedeninde kuş uçurtmayacak noktaya gelmiştir. Kan testleri, genetik testler, görüntüleme yöntemleri, idrar ve dışkı incelemeleri, biyopsiler ve bunun gibi yöntemlerle insan bedenindeki organların işlevleri neredeyse taklit edilebilecek noktada çözülmüştür. Ancak iş beyin üst işlevlerine geldiğinde Modern Tıp halen büyük sıkıntılar içindedir. Beyin denilen organ, organın kendisine bakılarak, incelenerek, işlevleri henüz açıklanamayan tek organdır. İnsan beyninin işlevlerinin insan tarafından gözlemlenen üst çıktılarına  ”insan davranışı” denir. İnsan davranışı beyin denilen organın işlev çıktılarından biridir ve halen insan davranışlarının büyük bir kısmının insan beyninden nasıl fizyolojik yolu izleyerek tecelli ettiği konusu sırrını korumaktadır. Bu sıkıntı, Modern Tıbbı bir pratik çözüm bulmaya itmiştir.

Pratik Çözüm : Psikiyatri ve Nöroloji Ayrımı

Psikiyatrinin nörolojiden ayrılmasının kavramsal temeli nedir?  Basit bir şekilde şöyle açıklayalım. Bir an için eski zamanlara gidelim. Tıbbın çok geri olduğu zamanlara. İnsanlar idrarın nasıl oluştuğunu, böbreğin idrar oluşumunda nasıl bir rol oynadığını bilmedikleri bir dönemi hayal edelim. İnsanlar böbreğin, idrar denilen ürünü, nefron denilen birimsel aygıtlarından nasıl süzdüğünü, bunun fizyolojisini bilmiyor olsalardı, idrarın böbrek içinde nasıl oluştuğunu tam olarak keşfedene tek, böbrek işlevlerini ayrı, böbreğin dokusunu ayrı inceleyen iki ayrı dahiliyeciye görev vermek zorunda kalacaklardı diye ifade edebiliriz. Buna benzer süreçler tıbbın tüm branşlarının tarihsel gelişiminde var olmuştur ve tıbbiyenin kullandığı tüm bilim dalları bu tip tanımlayıcı (deskriptif) evrelerden geçmiştir. Beyin, bu yolculuğun son durağıdır ve Modern Tıp,”beyin problemini”  beyne iki adet dahiliyeci atayarak pratik olarak çözmüş ve yolculuğuna böyle devam kararı almıştır. Bu dahiliyecilerden beyin organının kendisi ile uğraşana Nörolog, beynin üst işlevleri (davranışlar) ile uğraşana Psikiyatrist (Psikiyatr) denir. Bu ayrım, pratik bir sıkıntıyı çözmek için höristik olarak yapılan gelişigüzel bir ayrımdır. Modern Tıp bu ayrımı beyin denilen organın işlevlerini dışardan ve içeriden gözlemleyerek veri biriktirmeyi amaçlamış, organın kendisinden davranışların oluşumuna dek kesintisiz bir neden-sonuç ilişkisini bu şekilde kurabileceğini düşünmüştür.

Leave a Comment Cancel reply

Your email address will not be published.

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

8 Trackbacks